Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

27 Şubat 2011 Pazar

Aşk Tesadüfleri Sever...

"Aşk Tesadüfleri Sever" filmini izledim bugün. Çok yorum almıştım, iyi diyen de oldu, fena değil diyen de... Filmin başlangıcındaki, doğumhane önünde gerçekleşen trafik kazasını gördüğümde bu nasıl bi aşk filmi demeye başlamıştım bile. Benim için bu film kesinlikle komikliklerle dolu bi filmdi. Hoş yalan da değil, bir çok sahnede güldüğümü hatırlıyorum. Ha şimdi aklında ne kaldı derseniz?... demeyin!... :)


Bi tek bende mi var bu bilmiyorum. Filmi izlerken Mehmet Günsür olası gelmedi mi herkesin ? Ben bu adamı Bıçak Sırtı' nda fark etmiştim. Oyuncu olarak da, herhangi bir tip olarak da adam hakkaten fark ettiriyor kendini. Herhalde bu yaşıma kadar ilk defa bi bay oyuncuyu tartışmasız kıskandığımı söylüyorumdur :) Kenan İmirzalıoğlu' ndan bahsettiklerinde mesela, hep hazır olur bahanem... "Abi, bende o kadar boy olsa..." ya da "Kızım o fizik bende olsa...." diye başlarım cümlelerime. Arkadaş, bugün filmde adamın pazularına, kollarına falan baktım, bildiğin açık arıyorum. -Hani bi dönem spor yaptık, dövüş çalıştık, biraz vücut geliştirdik ya.- Açıkta buldum hani. Adamın kolları, çocuk kollarından farksız, incecik bişey. Vücut falan yok! Boy, pos yok! Eee... Ne var bu adamda ? Vallahi hiç uğraşmayın arkadaş, doğuştan sempatik, doğuştan karizma böyle bişey oluyor sanırım :) Bildiğin kıskanıyorum adamı yahu, gördüm mü sinirlerim bozuluyor :)


E adam zaten özenilesi bi adam, bi de bizim yönetmenler, yapımcılar adamı öyle rollere koyuyorlar ki, insanın daha bi özeniyor. Adam, Bıçak Sırtı' nda, Avrupa' da okumuş gelmiş, zengin ailenin yaramaz çocuğu... Sonradan barmen oluyor falan filan... Bu filmde de aynı... Ailenin şımarık çocuğu, fotoğrafçılıkla başlayan bir kariyer ve sergi açıp, bu sergide çocukluk aşkıyla tekrar tanışıyor. Sağolsun Belçim Bilgin' i de film de bir yapmışlar ki, kadının suratına baktıkça bakasın geliyor. Baktıkça da gözlerinin içi daha bi parlıyor... 


Peki o kaptanın salaş meyhanesindeki rakı masasına ne demeli ? Nasıl güzel bi "havası" vardı o meyhanenin. Evet havası. Ben filmi izlerken bildiğin aldım o havayı. Sonra kızın sızması, onu evine götürmesi, kendi yatağına yatırıp, beklenenin aksine, izleyip izleyip geri dönmesi... Tam bu sıralarda ve filmde ki her can alıcı sahnede çalan parçalar ? Demir Demirkan - Zaferlerim (ki zaten çok severim), Redd - Nefes Bile Almadan (ki zaten çok severim), Teoman - Değirmenler (Bülent Ortaçgil ya da Şebnem' den tercih ederdim), Şebnem Ferah - Hoşçakal(bu film daha güzel bi parçayla bitirilemezdi, ki zaten ayrıca hastasıyım:) ), Müslüm Gürses - Aşk Tesadüfleri Sever (2007' Aşk Tesadüfleri Sever albümünü çıkararak resmen alternatif müziğe geçiş yapan bi adam benim için) v.s...


Evet ben filmde kendime çok fazla rol buldum. Ve sanırım bu film hakkında objektif bir yorum yapamayacağım. Ya da benim objektif yorumum bu kadar olabiliyor bu film için. Ama ilk defa bir filmden çıktıktan sonra, beraber gittiğim arkadaşıma, "şu an tekrar başlıyo gel deseler, tekrar izlerdim bu filmi" dedim. (Pintilikten değil, yetişmek zorunda olduğum bir yer olduğu için izleyemedim.)


Eminim ki bu yorumu beğenenlerin, bana katılanların sayısı fazla olacaktır ama, abartmış ya da ben beğenmedim diyen de olacaktır. Bana öyle geliyor ki, bu filmin beğenisi, hissettirdikleri, içinde kendinize ne kadar rol bulduğunuzla, ne kadar kendinizi gördüğünüzle doğru orantılıdır.


İzlemeyenlere kesinlikle tavsiye ediyorum. Evde izlemelerini değil, sinemada izlemelerini...


Serkan ÜRGÜN

1 yorum:

  1. filme 10 üzerinden 4, bilemedin 4.2 veririm. serkanım bi ara gel film listesi çalışalım... :))

    YanıtlaSil